26 Nisan 2015 Pazar

Spor Savaşları -3-


Tanıştırayım...
Kurtarıcım sanıp aldığım, son spor aletim olur kendisi.
Ama gerçek şu ki, zorlandığımı düşündüğüm şey spor aleti değil, benim aldığım kilolar ve hamlamış olduğum gerçeğidir.
Yok dostum yooook.
Sorun sizde değil, bende bendee.
:((


İki gündür savaşıyorum kendisiyle.
Ama yılmak yok bu sefer.
Diğer elipik bisikletim gibi bırakmayacağım, pes etmeyeceğim.
İlk gün ve ikinci gün arasında 36 calorilik fark var.
İnşallah bu daha da artacak.
Hem dakika olarak hem de calori.
:)))



Bu günlük kurtarıcım koşu bantı oluyor.
O da olmasa yataktan çıkacağım yok.
Çok tembelleştim.
Hava da yağmurlu olunca hiçbir şey yapasım gelmiyor.
İnşallah sizin gününüz keyifli geçmiştir.
:)

19 Nisan 2015 Pazar

Spor Savaşları -2-


Henüz diyet, spor ikilisini kabul etmek istemiyor bünye.
Yavaş yavaş bir düzene girecek inşallah ikisi de.
Bir buçuk saat hızlı tempoda yürüdüm bu gün.
Zaman nasıl geçti anlamadım.
Aklımda bazı düşünceler beynimi kemiriyor.
Belki de bunun etkisiyle coştum bu sefer.
Darısı yarının başına inşallah.
:))

13 Nisan 2015 Pazartesi

Bu Gün... -13 Nisan 2015 Pazartesi-

YENİ CİCİLER


Yoğun bir iş gününün ardından, hem de hiç minibüs beklemeden dönüyorum eve.
Dün yıkatmış olduğum yeni nevresim takımımı geçiriveriyorum yatağıma.
Şimdi miss gibi kokan yatağım ve ben gayet mutluyuz.
...
Geçen hafta hastane adresine geldi bu cici.
E bizimkiler de meraklı tabi.
Hep beraber açtık paketi.
'Çeyizine mi?' sorusu hemen soruluverdi.
'Ben evlenene kadar küflenir bu.'' deyince kahkahalar havada uçuştu.
:)))

Tek sorun şu ki, sadece rengini çok beğendiğim için aldığım nevresim takımı mor yerine pembe renk geldi.
Çok üzülmüştüm.
Şimdi geri göndersem bir sürü angarya.
Amaaaaan.
Pembesi de güzel.
Boşverdim anlayacağınız.
Gayet mutluyuz biz.
:))






12 Nisan 2015 Pazar

Spor Savaşları -1-


Ya kıyafetlerini büyüt.
Ya bu bedeni küçült.
Sloganından yola çıkarak, bedeni küçültme seçeneğini de seçerek zorlu bir yola girmiş bulunmaktayım.
Bu gün yediklerime çok dikkat edemesem de ilk sporumu yapmış bulunmaktayım.
Ama öyle bir hamlamışım ki bacaklarım kopuyor resmen.
Bir saat yürüyüş benim neyime.
İlk günden çok zorladım kendimi.
Çabucak bıkmasam iyi.
Ayrıca 10 dakika da şu benim eliptikle savaştım.
Kendisiyle uzun bir süre daha anlaşamayacağımızı düşünüyorum.
:))

Bu Gün... -12 Nisan 2015 Pazar-

YARDIMA İHTİYACIM VAAARRRR..!!!!!


Kendisi çok şık, çok cici.
Fakat 5 dakikadan fazla yapamıyorum.
Çok yoruluyorum.
Kalbim göğüs kafesimden fırlayacak gibi çarpıyor.
Videolara baktım.
Millet 1 saat yapıyor.
Nasıl yapıyor?
Ben ne yapaçağummm?
Nasıl yapaçağumm?
:((
Moralim çok bozuk.
Boşuna mı gitti 850 tl.
Gitmesin.
:((

10 Nisan 2015 Cuma

Bu Gün... -10 Nisan 2015 Cuma-


Cuma gününün bereketi sabah saatlerinde doğdu üzerimize.
Saat 9.30'da kan vermek için gelen hastam,kanı  aç karnına vermesi gerektiğini söyledi.
Fakat gelmeden önce dayanamayıp bir tane çilek yediğini, sıkıntı olup olmayacağını sordu.
Ben de sıkıntı olmayacağını söyledim.
Kan alırken 'bak şimdi aklıma düşürdün, akşama kadar beklemek zor olacak dedim.'
Ama sadece dedim.
Hastam gittikten sonra aklımın ucundan bile geçmedi çilek.
30 dakika sonra arkamda beliriverdi tatlı bayan.
Elinde bir torba çilek.
Çok şaşırdım, çok da mutlu oldum.
Allah razı olsun.
Kesesine bereket.
Bütün ekip yedik.
Çilek de bir tatlı, bir sulu.
Hamile bir bayan ve 2 yaşlarında bir çocuk da nasiplendi çilekten.
İnşallah sizin de gününüz güzel geçmiştir.
:))


6 Nisan 2015 Pazartesi

Bu Gün... -06 Nisan 2015 Pazartesi-


İnternetten yapılan alışverişlerin açılışını yukarıdaki cici yaptı.
Çok mutluyum kendi alın terimle kazandığım parayla bir şeyler almaktan.
Yarın çok daha fazlası gelecek inşallah.
Onları da paylaşırım daha sonraki post'larda.
Bu gün çalışma odamızda büyük değişimler oldu.
Pek hoşlanmadığım, yüzümüze güzel bakıp arkamızdan konuşan tipler diğer odaya gitti.
Onların yerine çok sevdiğim, sevgi dolu, içi dışı bir güzel insanlar geldi.
Çalışmaya başladığımdan beri ilk defa bu kadar rahat çalıştım.
Peş peşe üç bebekten sorunsuz bir şekilde kan almak da güvenimi yerine getirdi.
Çok şükür rabbime.
İnşallah sizin gününüz de böyle güzel ve huzurlu geçmiştir.
:))


5 Nisan 2015 Pazar

Bu Gün... -05 Nisan 2015 Pazar-


Bu günün en güzel anı, 6 gündür yurt dışında olan babamın beni aramasıydı.
Sesi o kadar sakin ve huzurlu geliyordu ki.
Adeta bulunduğu ortamın nurunu, kutsallığını katıp karıştırıp işlemişti sesine.
Kabe'nin bir köşesinde oturdum, arıyorum sizi deyiverdi.
Canımm babamm 'bize de dua et, tamam mı?'
'Taman kızım.'
Bundan daha güzel bir cümle kurulabilir miydi?
...
Rabbim seni başımızdan eksik etmesin canım babam.
Sağlıklı, hayırlı, uzun ömürler nasip etsin sana inşallah.
Hep birlikte tekrar oralara gidip dua ve ibadet etmeyi alnımıza yazsın  inşallah.
Çok özledik seni canım babam.
Geleceğin günü dört gözle bekliyoruz.




4 Nisan 2015 Cumartesi

Bu Gün... -04 Nisan 2015 Cumartesi-



Şükür kavuşturana.
Baya oldu bloguma uğrayamayalı.
Çünkü bir türlü internet bağlatamadık eve.
3. kez sözleşmeyi imzalatmaya gelen kargo elemanı 'hayırdır abla, sıkıntı ne?' muhabbetine girecek kadar merak etmişti durumu.
Vee 2 ay uğraşmanın sonunda kavuştuk internete.
Açık konuşmak gerekirse ilk gece modeme sarılıp yatasım geldi. 
:))
O kadar mutlu oldum ki anlatamam.
Bir de kredi kartı meselesi var.
Onunla da elektriğimiz pek uyuşmadı.
3 rakamı farz oldu ya bize.
3 defa da bankanın yollarını aşındırdık.
:))
Her şeye rağmen çok şükür.
Hallettik her işimizi.
Eee şimdi net var, kredi kartı var..
Gelsin alış verişler.
Gitsin maaşlar.
Bu arada 15 haftayı devirdim çalışma hayatımda.
İşler yolunda Allah'a şükür.
3. maaş da yattı.
Haydaaaaa...
Anlaşıldı bu 3'ler peşimizi bırakmayacak.
:))))
Siz neler yaptınız?
Umarım her şey yolundadır.
:))